Biçimsizlik ve erotizm, acı ve yetersizlik kavramları arasındaki ilişkiler Berkin Gülten’in ilgi alanlarını oluşturuyor. Gülten’in bu çalışması, bu kavramlara değinerek yarattığı bir sanal gerçeklik heykeli. Sanal gerçeklik gözlüğünü takan izleyici, kendini Hieronymus Bosch resimlerini anımsatan fakat acının zevkten üstün geldiği bir vahşet bahçesinde, birbirine hayal gücünü zorlayan işkenceler yapan sürrealist insan bedenleri arasında gezinirken buluyor. Bataille’ın biçimsizlik kavramından yola çıkarak, etiketlenmeyi reddeden bedenlerin kendilerine karşı bir başkaldırı ile kendi özüne ulaşma çabasına şahit oluyor.
The relations between the concepts of formlessness and eroticism, pain and inadequacy constitute Berkin Gülten’s interests. Gülten’s work is a virtual reality sculpture created in reference to these concepts. Wearing virtual reality glasses, viewers find themselves wandering among surrealist human bodies that are reminiscent of Hieronymus Bosch paintings, but in a garden of savagery where pain trumps pleasure, torturing each other in ways that challenge the imagination. Starting from Bataille’s concept of formlessness, the artist witnesses the struggle of bodies that refuse to be labeled to reach their essence through a rebellion against them.